Vakıflı çay bahçeşi

11 Kasım 2019 Vakıflı Kooperatifi Ziyaret Notları

Merhaba,

11 Kasım 2019 tarihinde Hatay Vakıflı ziyaret notlarımı paylaşıyorum.

Vakıflı’da üreticimiz Bedros abiyle görüştük. Sabah kilisenin yanında yer alan kooperatiften alışveriş yaparken Eda hanımla da tanıştık, konuştuk.

İlk olarak anlatmak gerekirse, köy o kadar huzurlu ki! Her evin bahçesinde begonviller, kasımpatılar gördük. Köyün sevimli bir çay bahçesi var, yanında da bakkalı yer alıyor. Oradan biraz yukarı çıkınca kilise ve kooperatifin ürünlerinin satıldığı tezgahlara varıyorsunuz.

Kooperatif 2004 yılında kurulmuş, daha sonra kadınlar bir araya gelip bir kermes düzenlemişler ve buradan kazandıkları parayla kooperatif bir ivme kazanmış. Kooperatifte Bükoop’a gelenler dışında likör ve şarap da var, biz tattık çok lezzetliydi 🙂 portakal çiçeği likörünü portakallar çiçek açtığı zaman ağacın altına bir bez gerip, dökülenlerle yapıyorlarmış; yani toplayıcılık bile yapmıyorlar, bu müdahalesizlik benim çok hoşuma gitti 🙂 Bize gelen reçel ve nar ekşisi dışında, tuzlu yoğurt diye bir ürünleri daha var. Sabah kahvaltılarında üzerine zeytinyağı dökülerek yeniyor. Kooperatife getirmeyi düşünmek istersek diye yazıyorum.

Kooperatifte bildiğimiz gibi üretim, hane içinde yapılıyor, her hanenin de kendine ait bir numarası var. Bu, ürünlerin kalitesini düşürmemek için alınan bir tedbir. Normalde, eğer çok fazla siparişi aynı anda alıp sıkışmazlarsa, ürünleri 5 gün rafta bekletip öyle yolluyorlarmış ki bozulacaksa göndermeden bozulsun, gittiği yerde sorun çıkmasın diye. Ürünü bozuk olan haneye de 2 ay ürün göndermeme cezası veriyorlarmış. Bedros abi, bu iş kişilerin değil, işin içinde bütün kooperatif var, birinin hatası herkesi etkiler, böyle yapmazsak ciddiye almazlar dedi. Kilisenin altındaki mutfakta ortak üretime de başlamışlar. Kooperatife bağlı 4 tane de pansiyon var köyde, toplam 17 oda. Mayıstan Eylüle kadar hep doluymuş.

Ürünleri kadınlardan sırayla alıyorlarmış. Birinci haneden 30 reçel (40 tane üretmiş olsa bile), sonra ikinciden, sonra üçüncüden. Böyle gidiyor. 30 hane bitince, yeniden başa dönülüyor, böylece herkes aynı parayı kazanıyor köyde. Kayıtlardaki ürünlerin giriş fiyatları üreten kadının oluyor, üstüne koop payıyla, koop içinde çalışan 4 sigortalı kadının maaşları, öğrencilere burs, kooperatifin ihtiyaçları gideriliyor.

Köyde üretim tamamen doğa dostu. Bedros abinin ailesinden öğrendiği formülleri kullanıyorlar zararlılarla mücadele için. Nasıl yaptığını sorduğumuzda, yatıyorum çayıra hangi ota arı konmuyorsa alıp getiriyorum eve, üzerinde çalışıyorum dedi. Domatese gelen tuta, akdeniz sineği vs. gibi zararlılara karşı etkili sayılabilecek bir yöntem geliştirmeyi başarmış.

Bu arada müjde! Vakıflı etiketlerini değiştiriyormuş. Herhalde yeni gelen ürünler yeni etiketlerle olacak.

Birkaç fotoğraf ekliyorum, ama kooperatifin fotoğraflarını çekmeyi unuttum alelacele.

Çok sevgiler,

Gökçe Yeniev

Vakıflıköyü

 

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir